Keratokonus hastalığı, gözdeki kornea katmanının incelmesi ve sivrileşmesiyle oluşan bir göz hastalığıdır. Keratokonus hastalığı, şayet tedavi edilmezse, bireyde görme kaybına yol açabileceğini tabir eden Prof. Dr. Levent Akçay, keratokonus hastalığının erken devirde teşhis edilmesinin büyük ehemmiyet taşıdığını vurgulamaktadır.
Keratokonus Hastalığı Nedir?
Keratokonus hastalığı, gözün saydam katmanının incelmesi ve sivrileşmesi ile oluşan, tedavi edilmediği takdirde görme kaybına yol açan önemli bir rahatsızlıktır. Prof. Dr. Levent Akçay, keratokonus hastalığının erken evresinde görme kaybının düşük olduğunu, lakin hastalık ilerledikçe gözlük ve kontakt lenslerle düzeltilemeyecek seviyeye ulaşabileceğini belirtmektedir. Buna bağlı olarak erken tanı ve doğru tedavi, keratokonus hastalığının ilerlemesini durdurmak için kritik öneme sahiptir.
Erken Teşhis Hastalığın İlerlemesini Durdurur
Prof. Dr. Levent Akçay, keratokonus hastalığının erken teşhis edilmesinin, hastalığın ilerlemesini durdurmak için büyük bir fırsat sunduğunu vurgularken; bu hastalığın erken evresinde hastalar, az görme şikayetleriyle hastaneye başvururlar. Bu kademede görme kaybı şimdi minimal olduğu için gözlük ya da kontakt lensle düzeltilebilir. Erken devirde uygulanan çapraz bağlama tedavisi (CXL), keratokonusun ilerlemesini büyük oranda durdurarak göz sağlığını korur.
Keratokonusun Nedenleri ve Risk Faktörleri Nelerdir?
Keratokonus hastalığının neden kaynaklandığı tam olarak bilinmemekle birlikte, genetik yatkınlık ve çevresel faktörler hastalığın gelişmesinde büyük rol oynuyor. Prof. Dr. Levent Akçay, ultraviyole ışınları, aşırı göz kaşınma, sert kontakt lens kullanımı ve kronik göz tahrişinin keratokonus hastalığının riskini artıran faktörler ortasında olduğunu belirtiyor.
Keratokonus Tedavi Sistemleri: Çapraz Bağlama (Crosslinking)
Keratokonus hastalığının ilerlemesini durdurmak için uygulanabilecek en tesirli yol çapraz bağlama (crosslinking) sürecidir. Prof. Dr. Levent Akçay, çapraz bağlama tedavisinin muvaffakiyet oranının çok yüksek olduğunu ve hastaların görme kaybı yaşamadan günlük hayatlarına devam edebileceğinin altını çiziyor. Bu tedavi de, göz korneasına B2 vitamini (riboflavin) damlatılarak ultraviyole ışık uygulanıyor. Yapılan bu süreç, korneanın incelmesini durduruyor ve hastalığın ilerlemesini engelliyor.
Sağlık alanında yaşanan son gelişmelerle birlikte Theranostic crosslinking teknolojisi, tedaviyi daha da ileriye taşıdı. Prof. Dr. Levent Akçay, bu yeni aygıtla tedavinin daha hassas ve etkili bir şekilde yapıldığını belirtiyor. Bu son teknoloji, korneaya damlatılan riboflavinin aktifliğini otomatik olarak ölçüyor ve keratokonus hastalığının ilerlemesini durdurmak için gereken doğru tedavi sürecini belirliyor.
40 Yaş Üstü Keratokonus Hastaları İçin Yeni Tedavi Seçenekleri
İlerleyen yaşlarda keratokonus tedavisi, göz içi mercekler ve başka modern tedavi seçenekleri ile uygulanmaktadır. Prof. Dr. Levent Akçay, 40 yaş ve üzeri hastalar için göz içi merceklerin görmede düzgünleşme sağladığını ve bu hastaların gözlük yahut kontakt lens kullanmadan ömürlerini sürdürebileceklerini tabir ediyor. Keratokonus hastalığının ilerlemesini durdurmak için uygulanan bu formüller, bilhassa ileri yaşlardaki hastalar için büyük bir avantaj sağlar.
Prof. Dr. Levent Akçay, keratokonus hastalığının, erken teşhis ve tedavi ile denetim altına alınabileceğini ve hastalığın erken evresinde yapılan çapraz bağlama tedavisinin, görme kaybını önlediğini ve hastaların ömür kalitesini yükselttiğini belirtmektedir.
İlginizi çekebilir;